
PERFORMING ARTS
Müzeyyen
Yönetmen-Koreograf: Fırat Neziroğlu
Libretto : Arzu Söğüt
Müzik Tasarım : Fırat Tosun
Kostüm ve Dekor : Ayten Huzur Öğütçü
Kamera: Volkan Kurt, Özgü Özdemir, Sercan Özyılmaz
Kurgu : Sercan Özyılmaz
Fotoğraf : Akdora Akalın
Bizlere bizden bir hikaye; Müzeyyen Senar
KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI'NIN MADDİ KATKILARIYLA
Orada bir kadın ve bir adam duruyor. Aşklarının baharında birbirinden ayrılmak zorunda kalan Müzeyyen ve Tevfik Hamza Bey. Binlerce parçaya bölünmüş kalpleri, susuyorlar. Susuşları gidişin ızdırabından, biraz daha geciktirebilmek için bu sonu…
Ünlü olsa da yanamaz mı Müzeyyen’in yüreği de bir aşkın acısıyla? Kalplerde taht kurmayı başardı, dimdik duruşundan ödün vermedi ama hep içinde bir yan eksik kaldı. Çocukluğunda babası, genç kızlığında eniştesi, evliliklerinde kocaları ve kayınvalideleri, hiçbiri tam anlamıyla taşıyamadı Müzeyyen’in koskocaman yüreğini. O da dostlarıyla var oldu, biricik çocuklarıyla. Ve tabii ki biz seyircileriyle. O bir sanatçı, bir anne, yeri geldiğinde mangal gibi yüreğiyle bir kadın. Yaşamının dönüm noktası olan üç elbisesi, çocukluğunda yanan saçları, tanıştığı ve çalıştığı ünlü sanatçıların hayranlıklarıyla taçlanmış bir insan, sesiyle güfteye can veren Müzeyyen Senar.
Birazdan Tevfik Hamza Bey’le ayrılacaklar ve bir not bulacak Müzeyyen yanı başında. Gözlerinin önünden geçiverecek tüm yaşadıkları. Tevfik Hamza Bey o notta şöyle diyor olacak. “Ölürken dudaklarım senin isminle kapanacak.”
Arzu Söğüt - İzmir / 2013












Doğumdan Düğüne
Piyano: Baki Duyarlar
Fotoğraf : Aykut Uslutekin









Küçük Prens / Le Petit Prince
Antoine de Saint- Exupéry'nin ölümsüz eserinden bir sahne uyarlaması...
Koreografi: Fırat Neziroğlu
Müzik ve Video Tasarım : Fırat Tosun
Fotoğraf: Özlem Çağın Tosun - Recep Karagöz
İzmir / 2012 Antoine de Saint-Exupery'nin yazdığı ve Tomris Uyar'ın çevirdiği “Küçük Prens”, kitabın yazarı da olan Pilot'un uçağının Afrika'ya düşmesinin ardından, çölde başka gezegenden gelen Küçük Prens'le karşılaşmasıyla başlar. Küçük Prens Pilot'a bir Gökbilimci tarafından yeri bulunan küçücük gezegeninde Gül'üyle beraber yaşamaktayken, onu orada bırakıp gezegenleri dolaşmaya başladığını anlatır. Gezegenlerde her şeye hükmettiğini zanneden Kral, herkesin kendine hayran olduğunu sanan Kendini Beğenmiş, utancını unutmak için içki içen Sarhoş, sürekli hesap yapan İş Adamı, gezegendeki fenerleri gece-gündüz durumuna göre yakıp söndürme görevini üstlenmiş Fenerci gibi pek çok kişiyle karşılaşmıştır. Ardından da dünyaya inmiştir. Küçük Prens gezegenindeki güle benzeyen pek çok gülün bulunduğu bir bahçeyi görür, gülünün tek olmadığını öğrenip hayal kırıklığına uğrar, sonra da Tilki'yle karşılaşır. Tilki'yi evcilleştirerek önemli olanın gülünün tek olması değil, kendisi için eşsiz olması olduğunu fark eden Küçük Prens, tekrar gezegenine, gülünün yanına dönmek ister. Yılan'la anlaşma yapar ve onun kendisini zehirlemesine izin verir.
“Küçük Prens” çocuklara yazılmış bir öykü gibi görünmekle beraber aslında içindeki çocuğa sahip çıkanlara, hayallerinin peşinden koşanlara yani biz büyük çocuklara yazılmış bir öykü. Balerininden ritmik cimnastikçisine, halk oyunları ve latin dansları yapan dansçılarından tiyatrocusuna, öğrencisine kadar geniş bir yelpazede sahne sanatlarıyla uğraşan bizler için, bizi anlatan bir öykü. Günlük hayatın şekillendirdiği koşullara karşı inatla dans etmeye devam eden, bunu yaparken de paylaşmak ve üretmekten başka amaç gütmeyen Modern Dance Lab topluluğu olarak hayalimiz, dans ederken aldığımız keyfe seyircileri de ortak edebilmek. İçimizdeki “Küçük Prens”i yaşatmak ve “geceleri yıldızları dinleyip, sanki beş yüz milyon tane küçük zilin oradan bize güldüğünü” görmek için...
Arzu Söğüt - İzmir / 2012









Birden Bire
Koreografi: Başak Güneş
Fotoğraf: Niko Guido, Volkan Kurt
Performans: Figen Gönül, Fecri Taşdemir, Nisan Ter, Fırat Neziroğlu








